Rusya Cephesi (1941 – 1942)

1941 sonbaharında, Alman işgalinin ilk şokunu atlatan Sovyet direnişi daha da sağlamlaştı. Ülke çapında seferberlik ilan edilmesi, Sovyet ordusunu güçlendirdi. Bu arada, cephedeki birliklerine cephane ulaştırmada karşılaştıkları güçlüklere, aylardır sürekli savaşmakta olan askerlerin yorgunluğu da eklenince Almanlar, çarpışmalarda üstünlüğü yavaş yavaş yitirmeye başladılar. Üstelik Stalin’in, istilacılara karşı halkının ulusçu eğilimlerini başarıyla körüklemesi, Almanların da, sivil halka acımasızca davranmaları, Sovyet halkının ulusçu duygularını daha da pekiştirdi; istilacı hatları gerisinde partizan grupları oluşturulmaya başlandı.

Kuzeyde Almanlar, eylül başında Leningrad’a ulaştılarsa da, yoğun bir direnişle karşılaştılar. Bu arada Hitler Finlandiya’dan beklediği tam desteği de alamamıştı. Bu yüzden Alman komutanları, kesin bir saldırıdan önce kenti kuşatmak, böylece askerlerini ağır kayıplara yol açacak sokak çatışmalarından önce güçlendirmek kararı aldılar. Güney cephesindeyse Almanlar, sonbaharda Kırım’ın büyük bölümünü ele geçirdilerse de, cepheye ulaşan yolların bozukluğu nedeniyle cephane ulaştırmada karşılaşılan güçlükler ve hava koşullarının ağırlaşması, Stalingrad’a da, Kafkaslara da ulaşmalarını engelledi.

21 Kasım’da Almanlar, Don kıyısındaki Rostov’u ele geçirdilerse de, Sovyet birlikleri, ilk başarılı karşı saldırıları düzenleyerek, kentin düşmesini izleyen birkaç gün içinde, Almanları püskürtmeyi başardılar.

Bir kararsızlık döneminden ve generalleriyle uzun tartışmalardan sonra Hitler, askerî gücünü Moskova’ya cepheden taarruzda yoğunlaştırmanın daha iyi olacağını düşündü. Bu ikinci gecikmeden sonra, Almanlar Smolensk’e doğru harekete geçtilerse de, bu kez de sonbahar yağmurları, kasım ayı sonunda da kar fırtınaları ve sıfırın çok altına düşen sıcaklık, bu ilerleyişi büyük ölçüde engelledi. Aralık ayının ilk günlerinde Almanlar Moskova’nın banliyölerine ulaştılar; ama, 6 Aralık’ta General Georgiy Zukov, bitkin düşmüş Almanları şaşırtan ve geri çekilmek zorunda bırakan bir karşı saldırı, başlattı. Sonra Almanlar üstündeki baskıyı kış boyunca sürdürerek, Nazi ordusunu Moskova’nın 64 km ötesine püskürttü.

Bununla birlikte Alman tehdidi henüz tam anlamıyla yok olmamıştı. 1942’de Hitler, bu kez güney cephesinden bir yaz saldırısı düzenlemeye karar verdi; böylece, Kafkaslardaki petrol yataklarından yoksun bırakarak, aynı zamanda da kritik bölgelerdeki petrol kaynaklarını eline geçirerek, Sovyet hükümetini teslim olmak zorunda bırakacağını düşünüyordu. Almanlar haziranda saldırıya geçerek, temmuz başında Sivastopol’ü aldılar ve Kırım’ın işgalini tamamlamış oldular. Ağustosta Kafkaslara ulaştılar. Bu arada, General Friedrich Paulus’un komuta ettiği altıncı ordu da Stalingrad’a doğru harekete geçti.

Yorumunuzu bırakın